Yıllardan bu yana bayramın ilk günü çoğunlukla evde oluyorum , diğer günlerde bayram ziyaretleri veya değişik yerlere gittiğimiz oluyor. Bu bayram çocuklarımızın , yeğenlerimizin de gelmesi ile daha coşkulu bir bayram yaşadık.
Bayramın ikinci günü Yazı Köydeki arkadaşım Kadir Balcı’yı ziyaret ettim. Aynı okulda yıllarca çalışmıştık , emekli olduktan sonra köyüne yerleşti. Soyadına uygun çok güzel ballar üretiyor , aynı zamanda Yazı Köyü Kooperatifi başkanı. Yeğenlerinin eşi Koray Başaran da oradaydı.
Kadir hocam Yazı köydeki eski bayramları anlatıyor ;müzisyenler olurmuş , genç kızların salıncaklarda sallanması gibi ilginç uygulamalar varmış. Müzisyenlere ücretleri tarım ürünleri ile verilirmiş .Son yıllarda bu adetler ortadan kalkmış , oysa bu gelenekler hala uygulanıyor olsaydı ne kadar güzel olurdu. Her şeyin makinalaştığı çağımızda ….Bu yıl Knidos’a ilgi çok büyük , gelenler Yazı köyden geçip gidiyorlar . İlgilerini çekecek bir şeyler olsa köye girip gezseler , Yazı da Turizmin nimetlerinden yararlansa kötü mü olur.
Bayramda anneleri ve babaları en mutlu eden olay çocuklarıyla birlikte olmak , Kadir hocamın İzmir’de çalışan oğlu Ali Sami de bayramda gelmiş , hem dinleniyor hem de ailesini mutlu kılıyor.
Köylerde herkes zeytinini kendi yapıyor, masadaki zeytin tabağı ilgimi çekti.Ben her zeytini yiyemiyorum , evde yaptıklarımız da olmuyor. Kadir hocamdan bu konuda bilgi aldım.
Zeytin kaba konup kapatılıyor, kullanıncaya kadar da açmıyorlarmış. Böyle bozulmadan uzunca bir süre kalıyor .Kullanacakları zaman bir kaç kez suyunu değiştirip , uygun tada gelince yiyorlar. Sertleşmesi için bazıları limon suyu falan katıyor , ekşili oldu mu bana göre değil. Bu yıl kendim yapacağım.
Kadir hocama ben sizin bayramlaşmanızı görüntülemeye geldim dedim , Kadir hocam da eşi Şaziye hanımın yakınlarını ziyaret edeceklermiş. Şaziye hanım Cumalı köyden , Cumalı köy de Kadir hocamın evinden 300-500 m ileride. Yarımadanın uç kısımlarındaki bu Betçe bölgesinde köyler birbirine yakın. Arabayla bir kaç dakikada Cumalı köye geldik.