Datça yarımadası Ege ve Akdeniz’in ortasında, kendine özgü bir iklim çeşitliliği ve dağlık bir arazi yapısı gösteren çok özel bir yarımadadır. Bundan dolayıdır ki bu küçük, dar kara parçasında kendine özgü iklimler ve bitki örtüsüne rastlanır. Yine bu dar alanda azımsanmayacak kadar çeşitli yaban hayvanı da yaşamaktadır. Yarımadanın kuzey taraflarında özellikle Kocadağ’ın arka yüzeyleri Ege denizinden gelen serin ve nemli bir havaya sahiptir. Burada tropikal bir iklim ve bitki örtüsü görülür. Bitki örtüsü çok sıktır, geçit vermezler. Yarımada’nın her tarafını yürümüş bir kişi olarak bu zenginlikleri bizzat gördüm, bu sayfalarımda Datça florası ile ilgili bilgileri kendi gözlemlerim ve çektiğim fotoğraflarla vermeye çalışacağım.
Makiler
Datça florasında Akdeniz Maki bitki örtüsü görülür, makiler yer yer ormanlarla birlikte görülürler. boyları 4-5 m ye kadar uzayabilenlere boylu maki denir, ki bunlar imkan bulurlarsa ağaç halini alabilirler. Kocayemiş ( Dağ çileği), Sandal, Finike ardıcı, boz pinar meşesi, kermes meşesi, delice zeytin, ılgın, Akçakesme, harıp, sakız türü bitkiler bunlardandır. Sandal genellikle topluluklar halinde yarımadanın kuzey kesimlerinde daha çok görülür. Özellikle Kocadağ arkalarında, Mersincik, Murdala tarafındaki dağlık alanlarda geçit vermez şekilde çokça ve sıktırlar. Emecik dağının kuzey kısımlarında, Kocadağın güneye bakan eteklerinde, Karadağ, Yarıkdağ, Tuludağ yamaçlarında ve tepelerinde yer yer sık bir biçimde görmek mümkündür.
Dağ çilekleri daha çok yarımadanın kuzey taraflarında görülüyor bazı yerlerde geçit vermeyecek derecede sıktırlar, geniş bir alana yayılmışlar. Karaköy Yelimlik taraflarında, yine Karaköy’ün Kızılağaç taraflarında, Kızlan İnceburun’da, Kızlan ile Karaköy arasındaki arazilerde, Reşadiye’den Karaköy’e uzanan vadilerde, Cumalı köyü arazilerinde sıkça rastladım. Güney taraflarda Hızırşah arazileri içinde de yer yer Dağ çileğine rastladım. Dağ çileği de sandal ağaçları gibi topluluklar şeklinde yayılıyor. Fotoğraf Kızlan dağlarında çekildi, orada da koloni şeklinde yayılmışlardı. Kızlan arazilerinde yaygın olarak bulunan dağ çilekleri tarla açma nedeni ile bazı yerlerde büyük oranda yok oldular.
Emecik dağı kuzey yamaçları ve vadiler sık sandal ormanlarıyla kaplı. Sarmaşık ve dikenli bitkilerle bir araya gelen bitki örtüsü çoğu yerde geçit vermez.
Garig ve Friganalar
Garig’ler boyları 1m civarında olan bitkiler, bazen 2 m boya ulaşabilirler. Yangınlarla veya hayvan otlatmacılığı sonucunda yok olan makilerin yerini Garig dediğimiz çalımsı, küçük bitkiler almıştır, kurak iklimlere büyük bir uyum gösterirler. Garigler boylu makilere göre iklim koşullarına daha dayanıklı olup kayalık ve zayıf topraklarda da yaşamaktadır. Katır tırnağı, sütleğenler, çalılar bunlara girer.
Boyları yarım metrenin üstüne çıkamayanlara Frigana deniyor, bunlar pamuklan, abdestbozan, adaçayı, kekik vs. birçok bitkiyi kapsıyor. Pamuklan ve abdest bozanlar diğer frigana bitkilerine göre daha baskındırlar. Bazı yerlerde dağlarda sadece bunlar var.
Frigana’lar maki ve ormanların olmadığı alanlarda daha yaygınlar. Fotoğrafta dağlarımızda yaygın olan kefen ( Geven ) denen dikenli bitkiler ve pamuklanlar ( dağ gülü ) görülüyor, aralarında kekik ve adaçaylarına rastlanılıyor.
Fotoğrafta garig ve friganalar birlikte görülüyor. Bazı yerlerde de boylu makiler, garig ve friganalar birlikte görülebiliyor.
Yörede azgan diye bilinen, boyları 1-2 m kadar uzayan bitkiler bazı dağlarda sıkça görülüyor, sık oldukları yerlerde aralarından geçmek mümkün değil, iri dikenleri var. Fotoğraf Kızlan dağlarında çekildi. Bu alanda sandal bitkileri ile iç içeydi, doğa bu dağlarda da birçok yerde geçit vermiyordu. Ormanlar dikenli bitkilerle iç içe geçmiş.