Yandaki dereden sahile doğru yürüyoruz, keçigevişi bitkilerinin sarı çiçekleri badem çiçekleriyle güzel bir görüntü ortaya çıkıyor.
Hafif bir lodos var.
Tam gidecekken öğretmen arkadaşım Yazı köylü Kadir Balcı bahçesine geliyor, daha önce onunla buraya gelmiştim. Zeytin ağaçlarına gübre atıyor, geçen yıl zeytin ürünü hiç yok denecek kadar azdı. Buradaki bazı ağaçlar şimdiden çiçek açmıştı, bu yıl iyi ürün bekleniyor. Arkadaşım burada dinleniyor, bahçesindeki karavanda çayını yudumlarken. Bize de gelin çay yapacağım içelim dedi ama zamanımız kalmamıştı.
Bağlarözü yolundan yukarıya çıkarken Ekrem arkadaşım ilerlerdeki bir vadide beyaz bir yer gördü, papatyalardır deyince oraya gitmeye karar verdik.
Knidos yolundan aşağılara doğru inmeye başladık, çalıların, sık bitkilerin arasından. her yer karabaş otuyla dolu, arada keçigevişi bitkileri, bunların dikenleri var, aralarından geçerken kolumuzu çiziyorlar.
Bir kilometreden fazla bir mesafe, güneş batmak üzere biz papatya peşindeyiz. Ekrem arkadaşımla kafa dengiyiz, gidelim mi dedik mi tamam, kararsızlık yok, başka kim olsa bu kadar gezmeden sonra oraya gitmeye üşenirdi.
Ve sonunda papatyalarla kaplı arazideyiz.
O yörenin adi bildigim kadariyla Puslular degil, Pussular.
Teşekkürler Mehmet arkadaş Pustular olacak…
Hocam ,coook güzel fotoraflar elinize yüreginize saglik, bizde sizin sayenizde bu masalari görme sansini yasiyoruz bu soguk HamburgdaGurbeteTesekkürler
Fotoğrafların hepsi birbirinden güzel. Ne mutlu size ki bu güzellikleri yaşayabiliyorsunuz. Güzel yazınız ve resimlere çok teşekkürler. Okurken bir nebze olsun kendimizi oralarda hissedebildik.