2 Aralık tarihinde arkadaşım Ekrem İpek ile sözünü ederken bile heyacan duyduğum, büyüleyici bir doğanın içinde, Merdiveli dağlarında yürüdük, bir adım sonra neyle karşılaşacağımızı bilemediğimiz bir doğa. Bilinmezliğin, keşfetmenin büyüsü insanoğlunu hep çekmiştir. Bizi bu bakir doğaya iten nedir diye düşündüğümde gizemli bir doğanın çekiciliğinin yanında büyüleyici görsel güzellikler, aldığımız nefes, saflık ve iç dünyamızı zenginleştiren bir yolculuk diyebilirim. Yaban yaşamının da hareketli olduğu yerler, yaklaştığımız bir mağarada, bir köşede sürprizler yaşanabilir, bunun da verdiği bir heyacan oluyor ister istemez.
Bu doğada daha önce de yürüyüp gittik birçok kez, ama o yürüyüşlerde durup detaylı olarak bir yerleri araştırma imkanınız olmuyor, buna zamanınız yok. Uzun bir mesafe var aşmanız gereken, şimdilerde arkadaşımla yürürken bizi heyacanlandıran yerlere gidip oraları daha iyi tanımak istiyoruz. Bu gibi yerler çoğu zaman doğanın çetin ama bir o kadar da vahşi bir güzelliği sergilediği yerler, dikkatli olmak , zamanı iyi kullanmak, her ihtimale hazır olmak gerekiyor.
Bir haftadır Merdivenli’ye gitmek aklımızdaydı, Merdiveli daha önceki yürüyüşlerimi takip edenler bilirler; Ege tarafında Mersincik koyuna bir saatlik mesafede bir koy. Koya açılan gizemli bir vadi var, birçok bilinmezliği taşıyan bir yer. Denizden de fotoğraflarını çekmiştim, bir heykeltraşın elinden çıkmış gibi kayalıkların olduğu fantastik bir yer. Bu bölgelere gelirken hava durumu benim için önemli, bitkilerle kaplı nemli ve güneşe kapalı bir doğada yürüyeceğiz, kuzeyden sert rüzgarların esmemesine de dikkat ediyorum. 2 Aralık günü hava durumu bu aylar için en güzel olabilecek özellikleri taşıyordu. Diğer yandan Mersincik yolu oldukça kötü bir yol, iri taşlarla kaplı, dik bir rampa, arabayla Mersincik’e gitsen bir türlü, Murdala yol ayrımında tepede arabayı bıraksan bir türlü, dönüşte bizim için çok zor olabilir. Bu ikilem içinde Murdala yol ayrımına kadar geldik ve orada ani bir kararla Mersincik yoluna giriverdim. Dikkatli bir biçimde arabamın altını bir kayaya vurdurmamaya çalışarak yol aldık. Zaten yürüyerek gitmemiz oldukça zormuş, 4-5 km lik yol hiç aralıksız arı kovanlarıyla kaplıydı, yüzlerce kovan yol kenarında, birini geçiyorsun birkaç yüz metre sonra diğeri başlıyor, yoldan sapmanız imkansız buradaki bitki örtüsünde yürüyemezsiniz. Diğer taraftan arabamızın Mersincik’te olması bize zaman kazandıracaktı, gittiğimiz doğayı daha rahat gezebilecektik, artık günler kısaldı. Mersincik’ten en yakın yerleşim 12 km mesafede.
Malzemelerimizi alıp Mersincik’ten yürümeye başladık, aslında arabayla biraz daha gidebilirmişiz.
Yol Mersincik’teki çiftliğin içinden geçiyor, bir müddet sağımız ve solumuzun zeytin ağaçlarıyla kaplı olduğu bir yoldan yürüdük. Bu fotoğrafları paylaşmamın nedeni zeytin yağının altın gibi kıymetlendiği şu günlerde ağaçlardaki verimi göstermek. Bilinçli bir tarımla her yıl ürün almak mümkün, oysa Datça’da çoğu yerde üretim şansa kalmıştır, ağaçlar bir yıl zeytin verir, bir yıl vermez, bu yıl zeytin yılı dendiğini çokça duydum. Bir zamanlar bizim evde de zeytin ağaçlarımız vardı, onlar da bir yıl verir öbür yıl dinlenirdi.
Tüm koyu, düzlükleri kaplayan bir çiftlik, bildiğim kadarıyla narenciye de var ama çoğu yerde zeytin ağacı. Datça pazarında da peynircilerin yanında ürünleri satılıyor. Arkadaşımla iyi ki çiftlik var, burayı da Murdala gibi yapılarla doldururlardı diye düşünmedik değil. Böyle kalırsa ne güzel.
Buraya kadar düzgün bir yol var, arı kovanları için açılmış gibi, buradan sonra sık bitkilerle kaplı bir doğaya giriyoruz.
Merdivenli’ye kadar Karia Yolu olarak ta kullanılan patika yolu takip ediyoruz, zaman zaman deniz kıyısından zaman zaman ormanın içinden giden bir yol, kıyıya her zaman yakın.
Ve bir saatlik yürüyüşün ardından o muhteşem görüntüler karşımızdaydı, yeşiller, turuncular, maviler, görkemli bir uyum. Sabah yola çıktığımızdan bu yana hava kapalıydı, doğa yürüyüşleri için güzel bir hava ama insan burada güneşi istiyor. Daha sonra güneş çıktı, rüzgar çok hafifti, dönüşte biraz arttı ama rahatsız edici değildi.
Ne güzel bir site. Yaziılarınızı okuyup resimlere bakmak , ruhuma çok iyi geldi.
Yaptiginiz is kesinlikle takdire deger. ellerinize saglik.